Page 46 - ATAG21_Bildiri_Kitap
P. 46

21  Temmuz  2017    Gökova  Depremi’nin  Karadaki  Deformasyon  İzleri  ve  Batı

                  Anadolu Tektoniği İçindeki Anlamı


                  Sözbilir, H. (1,2), Özkaymak, Ç. (3,4), Tiryakioğlu, İ. (4,5), Uzel, B. (1,2), Sümer, Ö. (1,2), Eski
                  S. (2), Softa, M. (1), Tepe, Ç. (1), Aydın, Z. (6), Tezel, B. (6), Göğerçin, B. (7) , Aktuğ, B. (8),
                  Özener, H. (9)

                  (1)  Dokuz Eylül Üniversitesi, Jeoloji Mühendisliği Bölümü, İzmir
                  (2)  Dokuz Eylül Üniversitesi, Deprem Araştırma ve Uygulama  Merkezi, İzmir
                  (3)  Afyon Kocatepe Üniversitesi, Jeoloji Mühendisliği Bölümü, ANS Kampüsü, Afyonkarahisar
                  (4)  Afyon Kocatepe Üniversitesi, Deprem Uygulama ve Araştırma Merkezi, Afyonkarahisar
                  (5)  Afyon Kocatepe Üniversitesi, Harita Mühendisliği Bölümü, ANS Kampüsü, Afyonkarahisar
                  (6)  Z-Etüd Mühendislik, Bodrum
                  (7)  Nokta Harita Mühendislik, Bodrum
                  (8) Ankara Üniversitesi Jeofizik Mühendisliği Bölümü, Ankara
                  (9) Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü, İstanbul
                  Sorumlu Yazar: Sözbilir, H. (hasan.sozbilir@deu.edu.tr)

                         Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve AFAD verilerine göre, 21 Temmuz 2017
                  günü,  saat  01:31‟de  Gökova  Körfezi'nde  Mw=6.6  büyüklüğünde  ve  6-10  km  derinliğinde  bir
                  deprem meydana gelmiştir. Bu bildiride Gökova depremi olarak anılacak bu sismik aktivite başta
                  Muğla  iline  bağlı  Bordum,  Datça  ve  Marmaris  olmak  üzere,  Kos  Adası‟nda  da  şiddetli
                  hissedilmiş  ve  deprem  sonrasında  Bodrum  güney  kıyıları  ile  Kos  Adası‟nda  küçük  ölçekli
                  tsunami  dalgaları  oluşmuştur.  Ana  şoktan  sonra  büyüklüğü  Mw=5‟e  erişen  çok  sayıda  artçı
                  deprem meydana gelmiştir. Bu depremlerden bir kısmı ana şokun sismik kaynağını oluşturan ve
                  ana  faya  bağlı  olan  ikincil  fay  kollarında,  diğer  kısım  ise,  tetiklenmiş  yeni  faylar  üzerinde
                  gelişmiştir. Gökova depreminin sismik kaynağını oluşturan Gökova Fay Zonu (GFZ), Gökova
                  Körfezi‟ni  kuzeyden sınırlayan  bir havza kenar  fayı  niteliğindedir. Jeolojik  ve sismik verilere
                  göre GFZ‟nin karadaki uzunluğu 60 km‟ye ulaşmakta, deniz altındaki uzantısıyla birlikte toplam
                  uzunluğu  120  km‟yi  bulmaktadır.  Doğuda  Akyaka  civarından  batıya  doğru,  karada  net  bir
                  şekilde  izlenebilen  fayın  doğu  kısmı,  sırasıyla  Yeşilova-Gökova-Akyaka-Ören‟den  geçerek
                  batıya doğru Türkevleri‟nden itibaren güneybatıya doğru dönüş yaparak Gökova Körfezi içinde
                  4 kola ayrılır. Kollardan iki tanesi Kos Adası kuzeyi ve Bodrum Yarımadası güneyinden geçecek
                  şekilde uzanır. Üçüncü kol Kos Adası‟nın güney sahili boyunca devam ederken, en güneydeki
                  kol  ise,  Datça  Yarımadası‟nın  batı  ucuna  kadar  izlenebilir.  Bu  kollar  arasında  da  çok  sayıda
                  ikincil fay paçası  yer almaktadır. Bu özellikleriyle Gökova  Grabeni, kuzey kenarı diri fay ile
                  sınırlı bir yarım graben niteliğindedir.

                         Tarafımızdan  yapılan  arazi  çalışmalarına  göre,  GFZ‟ye  ait  karadaki  yapısal  verilerin
                  büyük bir bölümü Ören segmenti boyunca gözlenir. Yapılan arazi gözlemleri, segmentin K70-
                  75°D/70°GD konumlu eğim atımlı normal fay olduğunu göstermektedir.  GFZ boyunca aletsel
                  dönemde kırılan fay kolları arasında kalan Ören segmenti, bu bakımdan sismik boşluk niteliğine
                  sahiptir.  21  Temmuz  2017  Gökova  depremi  sonrası,  çalışma  ekibimiz  tarafından  depremin
                  dışmerkezi  yakınlarında  yer  alan  Karaada,  Bodrum,  Ortakent  ve  Yalıçiflik  bölgelerinde  saha
                  çalışmaları gerçekleştirilmiştir. Bölgede yapılan jeolojik haritalama çalışmaları ve toplanan arazi
                  verilerine  göre,  depremin  sismik  kaynağına  ait  izler,  Karaada‟nın  güney  kenarı  boyunca
                  saptanmıştır.  Bu  bölgede  heyelan  ve  kaya  düşmesi  şeklinde  gelişen  bazı  sismogravitasyonal
                  yüzey deformasyonları ölçülmüş ve haritalanmıştır. Ayrıca, Yalıçiftlik çevresinde özellikle dere
                  kenarlarındaki  alüvyal  zeminlerde  gözlenen  yanal  yayılma  ilişkili  çatlak  ve  yarık  şeklindeki
                  yüzey deformasyonları sismogravitasyonal jeomorfolojik belirteçler sınıfında değerlendirilmiştir.







                                                             30
   41   42   43   44   45   46   47   48   49   50   51