Page 61 - ATAG21_Bildiri_Kitap
P. 61
Eski Eserlerdeki Deformasyonların Yapı Radarı, Termal Görüntüleme ve
Mikrodalga Nem Ölçümleri ile Belirlenmesi: Ayasofya Örneği
Yalçıner, C.Ç. (1), Kurban, Y.C. (2), Gündoğdu, E. (1), Özden, S. (3), Altunel, E. (4)
(1) ÇOMÜ ÇAN MYO, Çanakkale
(2) ESOGÜ Jeoloji Mühendisliği Bölümü, Eskişehir
(3) ÇOMÜ Jeoloji Mühendisliği Bölümü, Eskişehir
(4) ESOGÜ Jeoloji Mühendisliği Bölümü, Eskişehir
Sorumlu Yazar: Yalçıner, C.Ç. (yalciner@comu.edu.tr)
Ülkemizde bulunan tarihi öneme sahip binaların aslına uygun olarak restore edilmesine
büyük önem verilmektedir. Bu tür binalarda restorasyon çalışmalarına başlamadan önce
deformasyonların ve bozulmaların nedenlerini araştırmak büyük önem taşımaktadır. Teknolojik
aletlerin geliştirlmesinden önce gözlemsel olarak yapılan bu tür ön araştırmalar yüzeysel olduğu
için yapı hakkında yeterli bilgi verememekte ve restorasyon sırasında sık sık sürprizlerle
karşılaşılmaktadır. Gelişen teknolojik aletler sayesinde restorasyon çalışmaları öncesinde tarihi
binalardaki deformasyonları ve nedenlerini tahribatsız yöntemlerle belirlemek mümkün olduğu
gibi restorasyon çalışmalarını daha sağlıklı planlamak ta mümkün olmaktadır.
Dünyanın en önemli tarihi binalarından biri olan ve İstanbul‟da bulunan Ayasofya
Müzesi‟ndeki (Hagia Sophia) restorasyon çalışmaları 1930‟lu yıllardan bu yana devam
etmektedir. Yapımı M.S. 537 yılında tamamlanan ve 1453 yılında İstanbul‟un fethi ile cami
olarak kullanılmaya başlanan yapının ana kubbesinin Mimar Sinan‟ın yaptığı istinat duvarı ve
payandalardan önce birçok kez çöktüğü bilinmektedir. Ana kubbedeki çökmelerin çoğu bölgede
meydana gelen depremlere bağlanmaktadır. 16. yy da binanın dışına Mimar Sinan tarafından
destek amaçlı istinat duvarları ve payandalar inşa edilmiştir. Ayrıca, Mimar Sinan bina içindeki
yapısal deformasyonları önlemek amacıyla özellikle Galeri katında bulunan taşıyıcı elemanları
metal ve ahşap hatıllar ile desteklemiştir. 1930‟lu yıllarda Mimar Fossatti kardeşler, özellikle ana
kubbeye yönelik tadilat ve güçlendirme çalışmaları gerçekleştirmişlerdir. Mimar Sinan
tarafından yapılan güçlendirmelerden sonra bölgede çok sayıda deprem olmasına karşın
Ayasofya‟da yıkılmalar olduğuna dair herhangi bir kayıt bulunmamaktadır. Günümüzde yoğun
olarak ziyaret edilen yapının özellikle Galeri katı zemininde ve duvarlarında gözle görülür
deformasyonların varlığı dikkat çekmektedir. Yüzeyde görülen bu tür deformasyonların yüzeysel
mi yoksa yapının içinde de etkin olup olmadığının bilinmesi restorasyon açısından büyük önem
taşımaktadır. Bu nedenle Ayasofya Müzesi‟nin bazı kesimlerinde Yapı Radarı ölçümleri, termal
görüntüleme ve mikrodalga nem ölçümleri yapılmıştır. Bu bildiride Ayasofya Müzesi‟nde
yapılan çalışmalardan elde edilen sonuçlar sunulacaktır.
Anahtar Kelimeler: Ayasofya Müzesi, yapı radarı, termal görüntüleme, mikrodalga nem
ölçümü
45